18.11.2021

Evrenden gelen mesaj net depresyonun bitmeden hiç bir şeye gebe kalamazsın!

Yine maşallah tokat yiyip yiyip yediğim tokatlara doymaktan çok uzak olduğum günlerden birinden MERHABA

Pavese'nin sözüne gelecek olursak "Günleri değil anları hatırlarız" Hatırladığım anları yazmazsam konu ile ilgili sadece bir hüzün çökecek içime diye bu konu ile ilgili hatırladığım herşeyi tabii ki depresif günlüğüm elo shity'e yazmak istedim.Hehe ne de olsa kimse okumuyor, bazen sadece gizli gizli eski sevgililerimden bazılarının okuduğunu hayal edip salak gibi mutlu oluyorum.İçlerinden de ooo iyi ki bu depresif deli kızla evlenmemişim yarabbim şimdi 1,5 yaşında nur topu gibi çocuğum var ya da Berlin'de boho bir hayat yaşıyorum oh lala diyorlar.

Neyse konumuza geri dönecek olursak; içinden hangi anları cımbızlayacak zihnim merak ettiğim bu derin ve hakikaten beni hayatta en çok kafa karışıklığına ve üzüntüye boğmuş başarısız girişimlerimin(elo shity,teknolojiden anlamayan kadın etc) ne ilki ne sonu olan tüp bebek yapma gayretim ve motivasyonum efendim.Başarısız girişimlerden ders alan biri değilim.Hayattan ders alan biri asla değilim. Hata yapmaya ve yenilmeye olan bitmek bilmeyen bağımlılığım  gerçekten çok güçlü.En güçlü yönüm  bu konudaki tükenmek bilmek motivasyonum olabilir.(Şimdi bunları yazarken de beni ortada bırakmaktan bir an bile imtina etmeyen Altan Bey'in bu satırları okuduğunu hayal ederek mutlu oldum)

Çocukken siz de kendinizi ölüm döşeğinde hayal edip tüm ulaşamadığınız sizi sevmesini imkansız kıldığınız aşklarınızın ölüm döşeğinize gelip aslında ben de seni seviyordum demesini hayal etmediyseniz ekseriyetle bu yazının devamını okumaktan kendinizi alıkoymanızı tavsiye ederim.

Yazın bir yerinde Altan bana "bu halinizle sizinle çalışmayacağım" dediği anlarla senkronize bir şekilde tüp bebek tedavisi ile çocuk sahibi olmaya karar vermiştim.Tedavinin benden sonra ikinci en önemli kişisi ve ağır depresyonların kötü prensi olan canım kocam da aşırı sevinmişti.Yıllardır ben sana araştır diyorum demişti.Öğretmenler odasında bir an kendimi "Evet arkadaşlar tüp bebek yapıyorum" diye megafonla duyuru yaparken hatırlıyorum.(anlardan bahsedeceğiz ya konu ile ilgili)

Altan son seansımızda bana buraya gelme nedeninizi hatırlıyor musunuz diye sormuştu ben aptal aptal suratına bakmıştım.(Böyle bir şey olup olmadığından emin değilim) Sonradan bir iki hafta düşünüp Günseli ile de değerlendirme yapınca Altan'a gitme nedenlerimden en azında bir tanesinin sağlıklı bir ruhu olan, ruh sağlığı iyi, iyi olma halini sürdürebilen ihmal etmeyen bir anne olmak istemem olduğundan neredeyse emin olduğum ama alt yapısında daha derin nedenler de olduğu için bu temayı neredeyse tamamen unuttuğumu hatırladım.

Neredeyse tamamen unuttuğumu hatırlamak.Sadece benim kurabileceğim ve kimsenin anlayamayacağı özel bir cümle gibi:)

Her neyse Altan'ın beni bırakma nedenini anne olmaya hazır olmam ve girişimde bulunmam ancak bunu ona 5. cümlede söylediğim için böyle önemli bir haberi ilk cümlede söylemem gerektiğini hatırlayıp yine benden bir cacık olmayacağını anlayıp boşuna paramı almak istememesinin saygıdeğer bir hareket olduğunu düşünürken yakalıyorum kendimi sık sık.

İsmini yazmamın ayıp olacağı beni en çok terk eden eski erkek arkadaşlarımdan birinin neden beni terk ettiği ile ilgili garip sebepler bulduğum ve kendimi ona inandırdığım bir liste yapmam gibi komplo teorileri ile kendisini kandıran örnek bir ruh hastası olan kendimle çelişmelerimin 20. yıllarından herkese merhaba...Bir insan ne kadar uzun süre depresyonda kalabilirse o kadar uzun süredir ordaymışım gibi..

Neyse depresyondayken de bir çok işi başarmış bir kişi olarak etrafımdaki depresif ama iyi anne örneklerine de bakarak hayata tutunmak için neden bir çocuğum olmasındı benim etrafımdaki mükemmel anne adaylarından (yaş olarak zaten bir eksiğim yok fazlam var) ama ne kadar daha az bunu hak ediyor olabilirdim...Sundance'de tanıştığım en tatlı depresiflerden olan Sema'ya hem anne olmak isteyip hem boşanmak isteyebilirim ikisi bir arada da istenebilir dediğimde gözünde bir ışık yandığını görüp sevinmiştim sonra bana çok çelişkili fikirlerin var ama çok ilginç keşke gerçekten arkadaş olsaydık dediği an aklıma geliyor ara ara.Yine de uzaktan da olsa instagram paylaşımlarımızdan birbirimizi anladığımızı ümit ediyorum.

Garip bir şekilde her şey çok hızlı gelişti megefonla duyurduğum kehanet gerçekleşti normalde iki aşılama sonrası tüp bebek yapmama izin veren bir devlet desteği alabiliyorken, yaşım değerlerim itibari ile çat diye tüp bebek tedavisinin ortasında buldum kendimi...Kendine iğne yapmak çok da zor değilmiş.Çatlatma  iğnesini bile yalnız yaptım... Ancak hastane işlerimde Günseli Emel ve annemin desteği yadsınamayacak kadar çoktu ve hepsine şükran borçluyum.Desteklerinin ne kadar kıymetli olduğunu eminim hissettremeyi yeterince başaramadığıma neredeyse emin gibiyim.

Tüm değerler sınırda gitse de işler yolunda gitti jalepeno biber yiyip susarım diye aşırı karnımı ağrıtıp asla çişimi tutamadığım karın ağrısından yerlere yattığım annemin gerçekten ağrı eşiği yüksektir lütfen çişini yapmasına izin verin dediği bir pazar günü transferim gerçekleşti ve iki adet döllenmiş küçük hücreyi içime yerleştirdiler.

Sonra herşey iyi gidiyor kese oluştu değerler yükseliyor gebesiniz kelimelerini duyarken bir anda kese boş kalp atışı yok boş gebelik kelimelerini duymaya başladım.

İki tane örme bebek patiği alıp başucuma asmıştım hemen onu kaldırdım.Yatağımın altında uzun zamandır koleksiyon yaptığım çocuğum olursa kutusundan çıkardığım defteri uzaklara sakladım.

İkinci bir görüş almak üzere Ramazan Hoca'ya gittim.Mucizeler vardır ama 30 senedir bu işi yapıyorum bir iki hafta içinde düşük yapacaksınız boş gebelik ama pandoranın kutusunda kalan en son şey umuttur dediği anlar Başar Hoca'nın transfer yaparken Adler'ci misin Freud'cu mu deyişi çok iyi yerleşti  dediğinden emin oluşum emin olduğum hiç bir şeyden emin olmayışım.

Nasıl olur içime iki yaşayan şey konulduğu halde içimde sadece bir boşluğa gebe kalabilirim.Birine metefor değil içimde bir boşuğa gebeyim dediğim an.(Bunun espirisini ve edebi halini yapmak çok hoşuma gitti normalleştirmek için)Zaten içimde canlı hiç bir şey yokken içimde bir yaşam umudunu nasıl büyütebilirdim ki? Ama yine nasıl yok oldu hiç bir kanama olmadan nasıl öylece yok olup gittiler hiç bir fikrim yok.

Geriye kalan hormon ilaçları iniş çıkışları ile yaşadığım duygusal tepkilerin bende bıraktığı 1 kilo ve garip bir hamile göbeği.

İlk kesenin boş olduğunu duyduğumda yası tutmadan koşarak okula gelmek zorunda oluşum annem taksiden indikten sonra ağlamaya başlayışım konferans salonunda doluşmuş çocukları gördüğümde siz nasıl var oldunuz benim içimde neden bir şey var olamadı bu çocukların hepsi var ben varım ama benim içimde hiç bir şey yok diye içimden geçirdiğim cümleler.

Başka söyleyeceğim yok sayın yargıç.

Acıdığım bir farenin okulda bıraktığımiçi tüylü bir bota yuva yapmış olması ve içimdeki boşluğu öğrendiğim gün Can adında kadın bir avukata dan diye arkadan çarpmış olmam maceralarını başka bir elo shity bölümünde bulabilirisiniz.

Hiç yorum yok: